Öğretmen Ağı’nın Bir Ağ Olma Modeli İnisiyatife Alan Açıyor

Yazar: Buket Sönmez

2021 yılı, hem küresel hem de ulusal anlamda büyük ve çeşitlenen sorunlarla karşılaştığımız bir yıldı. Bu problemlere birlikte çözüm üretmeye ve dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduk.

Öğretmen Ağı’nın ağ modeli, öğretmeni birey olarak merkeze koyarak, öğretmenin hem bireysel hem mesleki güçlenmesi için sürekli destek görebileceği bir ortam oluşturdu. Bu ortam, öğretmenlerin inisiyatifine alan açtı ve öğretmenlerin özellikle de kriz zamanlarında ortaya çıkan ihtiyaçlarına kendi çözümlerini geliştirmesine olanak sağladı. Bununla birlikte, ağ modelinin öğretmenlerle eğitime temas eden paydaşları bir araya getirmesi sonucu, öğretmenlerin sayısız işbirliği geliştirdiğine tanık olduk. Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği desteği ve Teyit ortaklığında yürütülen “Eğitimde Eleştirel Dijital Okuryazarlık Projesi” kapsamında, 19 farklı ilden 39 Değişim Elçisinin oluşturduğu “Eğitimde Eleştirel Dijital Okuryazarlık: Öğretmenden Öğretmene El Kitabı” bu işbirliklerinin en güzel örneklerinden biri oldu.

Pandemi süreci, nicedir cevabını aradığımız soruların önemini de ortaya koydu. Çocuk, öğretmen ve veli iletişiminin, tanışıklığının her zamankinden daha güçlü olmasını gerektiren böylesi bi dönemde, 13 Değişim Elçisi öğretmen veli ve çocuk tanışıklığını nasıl yeniden keşfedeceklerinin peşine düştü. Yaklaşık 8 aylık bir sürecin sonunda, Veli-Çocuk Tanışıklığı Kitapçığı üretildi. Her zaman olduğu gibi, Ağ’da üretilen yalnızca Ağ’da kalmadı ve açık kaynak olarak Öğretmen Ağı web sitesinde paylaşıldı. Eğitim alanında çalışan sivil toplum

kuruluşları, İl ve İlçe Millî Eğitim Müdürlüklerini öğretmenlerle bir araya getiren ağ modeli sayesinde çözümler çok daha geniş kitlelerle paylaşılarak yaygınlaştı. Bunun öğretmenleri daha da güçlü hissettirdiğini ve motive ettiğini yıl boyu keyifle izledik.

Öğretmenler, ihtiyaçlarına çözüm üretmenin yanı sıra, belirledikleri temalarda daha da derinleşmek ve birbirlerinin deneyimlerinden öğrenerek güçlenmek için, adhokratik dediğimiz topluluklarda meslektaşları ve paydaşları ile bir araya geldiler. Belirli bir amaç etrafında bir araya gelen, hiyerarşik olmayan ve işlevini tamamladığında dağılan adhokratik gruplarda, öğretmenler ve Ağ paydaşları kendi ihtiyaçları odaklarında deneyimlerini paylaşarak birbirinden öğrendi. Bu sayede, 2021 yılında 25 farkı temada adhokratik topluluklar kuruldu.

Bir ağ olmanın, öğretmenlerin inisiyatif almasına, bu inisiyatifin harekete dönüştüğüne ve nihayet öğretmenlerin kendi ihtiyaçlarına kendi çözümlerini geliştirmesine alan açtığını görüyoruz. Öğretmenlerin yarattığı değeri, yine Ağ’ın bir parçası olan paydaşların, öğretmenlerin ve çeşitli bileşenlerin aracılığıyla yaygınlaştırıyor, etkimizi büyütüyoruz. Adım adım ördüğümüz ağın tüm süreçlerinden öğrenmeye, geri bildirimler ile zenginleşmeye ve öğrendiklerimizi ekosistem ile paylaşmaya da devam etmeye çalışıyoruz. Bu süreçte, yaratıcı, eleştirel, umurlu ve umutlu düşünme Ağ’ın kılavuzu olmaya devam ediyor.

*Bu yazının orijinali Eylül 2020-Aralık 2021 Öğretmen Ağı Faaliyet Raporu’nda yayınlanmıştır.