Submitted by halukgoksel on Wed 22/11/2023 - 14:01

Yayın Tarihi

Öğretmenlik Meslek Kanun Teklifinin Yasama Süreci Katılımcılıktan Uzak

Yazarlar: Eren Çağdaş Bilgiç, mecliste.org Koordinatörü & Hakan Yavuzyılmaz, Denge ve Denetleme Ağı Ar-Ge Koordinatörü

Türkiye’de 1 milyondan fazla öğretmenin beklediği Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi 10 Ocak 2022 günü Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda kabul edilerek Genel Kurul’a sunuldu. Teklif, Genel Kurul’da görüşülmeye başlandı. 12 maddelik teklife göre, aday öğretmenlik döneminden sonra “öğretmen”, “uzman öğretmen” ve “başöğretmen” olmak üzere öğretmenliğin üç kariyer basamağına ayrılması öngörülüyor. Öğretmenlerin bu unvanlara sahip olabilmeleri de meslek yılı, sınavda alınacak puan gibi şartlara bağlanıyor. Ayrıca öğretmenlere “3600 ek gösterge” uygulamasına ilişkin düzenlemenin yürürlük tarihi ise 15 Ocak 2023 olarak belirleniyor.

Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinde eleştirilenler

Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifiyle ilgili gerek eğitim uzmanları gerekse eğitim sendikaları, eğitim alanında çalışan sivil toplum kuruluşları bir meslek kanununun içermesi gereken düzenlemeleri içermediği ve bazı maddelerin ise öğretmenlerin mesleki motivasyonunu olumsuz etkileyeceği yönünde görüş bildiriyorlar. Bu eleştirilerin başlıcaları:

  • Öğretmenlik mesleğinin üç kariyer basamağına ayrılmasının iş barışını ve öğretmenin motivasyonunu bozma riski;
  • Öğretmenlerin kariyer basamağına göre veli ve öğrenci tarafından tercih edilip edilmemesine yol açma, öğretmenleri veli ve öğrenciler gözünde ayrıştırma potansiyeli;
  • 3600 ek göstergenin sadece 1. kademe öğretmenlere yansıtılmayacak olması ve uygulama tarihinin 2023 yılına çekilmiş olması;
  • Düzenlemenin yer değiştirme hakkı dışında sözleşmeli öğretmenlerin sorunlarına ve statülerine dair bir çözüm getirmemesi;
  • Ücretli öğretmenlerin ve özel okul öğretmenlerin sorunlarını;
  • Öğretmenlikte arz-talep arasındaki dengesizliği kapsamaması;
  • Öğretmen açığı ve norm fazlası öğretmenler sorunlarını çözecek bir düzenlemenin bulunmaması;
  • Zor koşullarda görev yapan öğretmenler için barınma başta olmak üzere çeşitli destek ve teşvik düzenlemelerini içermemesidir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifine yöneltilen yukarıdaki temel eleştiriler şüphesiz ki teknik düzeyde daha da detaylandırılabilir. Bunu konuyu doğrudan paydaşlarına bırakmayı daha doğru buluyoruz. Denge ve Denetleme Ağı olarak kuruluşumuzdan bu yana demokratik bir denge ve denetleme sisteminin kurumsallaşması için beş farklı reform alanında somut öneriler geliştiriyor ve Türkiye’de demokratik denge denetleme sisteminin önemine ilişkin farkındalık çalışmaları yürütüyoruz. Bu çerçevede kanun yapma yönünden ve denetim yönünden etkin, katılım mekanizmalarının açık olduğu, çoğulcu bir yasama erkinin demokratik denge ve denetleme sisteminin son derece önemli bir bileşeni olduğunun altını bir kez daha çizme ihtiyacı duyuyoruz.

“Yasama süreci katılımcılıktan uzak”

Bu vesileyle Öğretmen Meslek Kanun teklifinin kanun yapma yönünden etkin ve katılımcı bir yasama erki bağlamında değerlendirmenin daha uygun olacağını düşünüyoruz. Süreci bu yönden değerlendirdiğimizde, gerek kanunun komisyon öncesi hazırlanması sırasında gerekse komisyon görüşmeleri sırasında konunun paydaşı uzmanların, öğretmenlerin, sendikaların, derneklerin ve sivil toplum kuruluşlarının yeteri kadar görüşlerinin alınmaması, katılımcı bir yasama sürecinin izlenmediğini ortaya koymaktadır.

“Etkin yasama için etkin katılım önemli”

Peki, yasama süreçlerine katılım neden önemlidir? Yasama süreçlerine katılım sadece farklı seslerin kanun yapma süreci esnasında dinlenmesi değildir. Etkin katılım süreci sonunda hazırlanan kanunlar, düzenledikleri alana ilişkin daha kapsamlı ve etkin düzenlemeler ortaya çıkartmaktadırlar. Bu nedenle etkin yasamanın sağlanması için etkin katılım, tek başına yeterli olmayan fakat gerekli bir koşuldur. Özellikle eğitim gibi yaşamsal öneme sahip bir alanının omurgasını oluşturan öğretmenlik mesleğini daha etkin kılmak ve öğretmenlerin yetki, sorumluluk, mesleki kariyer ve haklarını düzenleyecek olan böyle kritik bir kanunun katılımcı mekanizmalar çalıştırılmadan ve görüş alınmadan komisyonda kabul edilmiş olması yasalaştığı takdirde uygulanış sürecinde doğuracağı sonuçlar bakımından endişe vermektedir.



Öğretmen Ağı; öğretmenlerin, meslektaşları ve farklı disiplinlerden kişi ve kurumlarla bir araya gelerek güçlendiği bir paylaşım ve işbirliği ağıdır. Ayrıntılı bilgi için tıklayın.