Yarına Dair
Bir gün sonra, benim için daha önce hiç bu kadar farklı hissettirmeyen bir yola çıkıyorum. Bunca sene verdiğim onca emek, onca çalışma ve bir o kadar da desteğin karşılığını göreceğimi umuyorum.
Çiğli Fen Lisesi’ne başlayacağım yarın. Daha okulun bahçesine adımımı bile atamamışken insanların, tanıdıklarımın ve akrabalarımın sesleri yankılanıyor zihnimde. “Aa! Melis, fen lisesini kazanmış, çok iyi bir üniversiteyi garantiledi.’’ Ben gelecekte sadece iyi bir eğitim almış ve iyi bir mesleğe sahip biri olarak tanınmak istemiyorum çevremde. Kişiliği yerine oturmuş, kararlı ve kendinden emin olan, hayatın sırtıma yüklediği sorumluluklarla baş etmeyi bilen, hayatı öğrenmiş biri olmak istiyorum.
Benim okulumdan beklediğim, elbette tüm arkadaşlarımın da istediği gibi öncelikle anlayışlı, duyarlı ve sabırlı öğretmenler. Bizi anlayışla karşılayıp bir konuyu anlamadığımız zaman bize usanmadan anlatan, öğrencinin geleceğini düşünen öğretmenler istiyoruz. Fakat ben her şeyin başında bir gencim; eğlenmek, eğlenirken de öğrenmek istiyorum.
Arkadaşlık ilişkilerimde sadece ders konuşmak, sınav kaygılarımızı duymak istemiyorum. Fen lisesini seçerken tabii ki de biliyordum derse ağırlık verileceğini. Ama biz daha bu kadar ders yoğunluğunu tek başına kaldırabilecek kadar büyümüş değiliz ve sosyal etkinliklere katılmak, spor yapmak, hayata karışmak istiyoruz. Daha lise birde okuldan sıkılmak istemiyoruz.
Bu yıl tiyatroya karşı ilgi duymaya başlamıştım ve gideceğim lisede de tiyatroyla ilgili bir şeyler yapmaya başlamayı düşünüyordum. Oyunlara çıkmak, kendimi hiç olmadığım birinin ruhunda bulmak ve eğlenceli bir şeyler yaparak vakit geçirmek istiyordum. Okulumda kulüp faaliyetlerinin olmasıyla hayallerimi gerçekleştirebileceğim için içimde büyük mutlulukla okuluma başlayacağım.
Okul açıldığı zaman, tüm gün orada olacağız. Acıkacağız; okulumda bir yemekhane ve kantin olmasaydı açlığımızı düşüneceğimiz için, bir sonraki derslere girerken ilgimizi ve dikkatimizi tam olarak o derse veremeyebilirdik. Ayrıca düzenli ve dengeli beslenmenin, başarımıza da yansıdığını biliyoruz. Bu yüzden; okulda kantinin yanı sıra bir yemekhanesinin olması beni mutlu ediyor.
Tüm bunların yanında korku, endişe benliğimin bir köşesine oturmuş beni izliyor. Her yeni şeye başlarken kalbimizde hissettiğimiz o heyecanın, mutluluğun altında tedirginlik de yatıyor. Aklımı şu sıralar meşgul eden birkaç soru var: Acaba umduklarımı bulacak mıyım? Benim ve arkadaşlarımın beklentilerini, istediklerini sunabilecek mi okulumuz bize? Daha okuluma başlamadım, fakat içimde bir yerlerde, hayal ettiklerini bulacağına inanmak isteyen ve inanan biri yatıyor. Ben; ailemin ve öğretmenlerimin bana verdiği emeklerle ve desteklerle istediğim liseye yerleşebildim. Benim yaşımda okutulmayan ve kendisine verilen hakları kullanamayan arkadaşlarım var dışarıda; özellikle de kızlar… Onlara yapılan haksızlıkların giderilmesini istiyorum. Onlarla beraber okumak, güzel bir geleceğe birlikte ilerlemek istiyorum. Böylece; çağdaş, adil ve barış içinde bir dünyayı hep birlikte kurup gerçek mutluluğa ulaşabiliriz.
Yazar : Melis Haktanır, Çiğli Fen Lisesi 9.Sınıf Öğrencisi, İzmir/Karşıyaka