Bir öğretmen meslek hayatı boyunca binlerce çocukla tanışır ve her bir çocuğu gözlemleme fırsatı bulur. Bu gözlemleri nasıl anlamlandırdığı çocuklarla ilişkisini, mesleğini ve hatta kişisel hayatını etkiler ve dönüştürür.
Pek çoğumuz, gündelik pratikleri kendi açımızdan ele almaya meylederiz. Olayları kendi yaşantı ve deneyimlerimize göre değerlendiririz. Oysa her çocuğun hakkı olan nitelikli eğitime kavuşması için hayati role sahip olan öğretmenlerin çocukların ne yaşadığını anlamlandırmak için kendi yaklaşım ve pratikleri üzerine düşünmesi gerekir. Peki bir öğretmen, kendi eğitim pratiklerini iyileştirmek için neler yapabilir?
Öğretmen Ağı’nın en yeni ‘icadı’ olan “Eylem Araştırmacı Öğretmen”, tam da bu sorunun cevabını arayan öğretmenler için geliştirildi. Temel olarak program, öğretmenlerin kendi deneyimlerini anlamlandırarak kapsayıcı eğitime ilişkin çözümler üretmelerini hedefleyen bir araştırma sürecinden oluşur. Etnografik eylem araştırması, deneyim paylaşımı ve yaratıcı dramanın içinde olduğu üç farklı metodolojik yaklaşımı kullanarak öğretmenlerin kendi yaptıkları iş üzerine sistematik olarak düşünmelerini sağlar. Kendi deneyimlerini anlamlandırma yolunda öğretmenlere, kapsayıcı eğitim ve çocuk katılımı konusunda teorik arkaplan bilgisi sunar.
Program Nasıl Geliştirildi?
Eylem araştırmacı öğretmen araştırma/uygulama modeli (EAÖ), İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (SEÇBİR) ve Öğretmen Ağı ortaklığında, Öğretmen Ağı Değişim Elçilerinden Fisun Aykır ve Mine Aksar’ın yürütücülüğünde geliştirilen eklektik bir araştırma ve uygulama metodolojisidir. Bu model:
- Antropoloji tarafından geliştirilen, sonradan sosyoloji ve eğitim bilimleri gibi bazı başka disiplinler tarafından da benimsenen etnografik yaklaşımdan;
- Bir sosyal psikolog olan Kurt Lewin tarafından geliştirilen, eğitim başta olmak üzere pek çok alanda yaygın olarak kullanılan eylem araştırması adımlarından;
- Katılımcı, yapılandırılmış ve yeni bir anlam üretmeye yarayan ‘öğretmenler arası sohbeti’ bir araştırma metodolojisi olarak ele alan ‘Feldman’ın (1999) yaklaşımından esinlenerek oluşturuldu.
Bunun yanı sıra, 1 Öğretmen 1 Disiplin, Deneyim Paylaşımı gibi Öğretmen Ağı araçlarından edinilen öğrenimler ve öğrenenler topluluğu olma yolundaki Öğretmen Ağı deneyimi Program’ın geliştirilmesinde belirleyici rol oynadı. Yaratıcı drama, Program’da sıkça başvurduğumuz yöntemlerin başında yer aldı.
Neden Etnografi?
Etnografi en genel tanımıyla, insanların gündelik pratiklerini nasıl anlamlandırdığıyla ilgilenir ve bunu sürecin katılımcıları ile birlikte, havayı içeriden soluyarak yapar. Etnografik yaklaşım, gündelik pratiklerimiz esnasında meseleleri kendi açımızdan ele almanın ötesine geçer - sürecin tüm katılımcıları açısından olayları değerlendirebilme olanağı sunar. Bir niteliksel araştırma yöntemi olmanın ötesinde bir araştırma felsefesi olduğu düşünülebilir. İki temel yönteme dayanır: Katılımcı gözlem ve açık uçlu mülakat.
Neden Eylem Araştırması?
Eylem araştırması, eğitim pratiklerini iyileştirmek ve bunun için harekete geçmek isteyen öğretmenlere bir yöntem sunar. Çünkü eylem araştırması, eğitim pratiklerimizi iyileştirmek için yeni fikirler geliştirmemize yarayan bir araştırma ve uygulama yöntemidir. Eylem araştırmasının, bizi, kendi yaptığımız iş üstüne bizi düşünmeye sevk eden, yaptığımız işi değerlendirmemizi sağlayan bir sorgulama yöntemi olduğu da düşünülebilir.
Neden Deneyim Paylaşımı?
Deneyim Paylaşımı, Eylem Araştırmacı Öğretmen Programı’nın önemli bir bileşenidir ve başlı başına bir metodolojik yaklaşım oluşturacak şekilde kurgulanmıştır. Bunun nedeni, deneyim paylaşımı seansları yoluyla öğretmenler tarafından ortaklaşa araştırma yürütebilmenin mümkün olmasıdır. Deneyim Paylaşımı hem araştırma bulgularının paylaşıldığı ve beraberce analiz edildiği, hem deneyimlerin anlamlandırıldığı hem de bilginin ortaklaşa üretildiği bir süreç olarak tasarlanmaktadır.
Neden Yaratıcı Drama?
Yaratıcı drama, “Önceden yazılmış bir metin olmaksızın katılımcıların kendi yaratıcı buluşları, özgün düşünceleri ve bilgilerine dayanarak oluşturdukları eylem durumları, doğaçlama ve canlandırmaları” kapsar (San, 1998).
Bu süreçte temel kavramları tartışmak amacıyla yazılan atölyeler yaratıcı drama yöntemi ile tasarlanmıştır. Yaratıcı dramanın oyunsu yapısından faydalandığımız atölyelerde rol oynama, doğaçlama teknikleri kullanılarak kavramlar rol kişilerinin gözünden tartışılmıştır. Birlikte oluşturulan kurgusal deneyimler, yaşamsal deneyimlerimizi gözden geçirmemiz için bir araç olmuştur.
Eğer siz de “bir öğretmen olarak, kendi mesleki pratiklerimi nasıl geliştirebilirim?” diye soruyorsanız, Kasım - Aralık 2019’da ilk kez uygulanacak Program’a başvurun.