Dijital teknolojiler sayesinde, yalnızca kısıtlı kesimlerin sahip olduğu kendini ifade etme imkanına artık çok daha fazla sayıda insan sahip. Bilgiye, hiç olmadığı kadar hızlı erişebiliyor; benzer ilgilere sahip insanları kolaylıkla bulup ağlar oluşturabiliyoruz. Ancak, dijital platformların hayatımızdaki yeri herkes için aynı değil. Dijital dünyanın içine doğan çocuklar, hayatlarının ilerleyen dönemlerinde bu platformlarla yolu keşisen yetişkinlerle karşılaştırıldığında, bilgiye ulaşmak, kendilerini ifade etmek ve sosyalleşmek için çok daha fazla ve yoğun bir biçimde çevrimiçi ortamları kullanıyor.[1]
Sürekli esneyen ve yenilenen dijital ortamlar ile eski keskinliğini yitiren zaman ve mekan sınırları, bir yandan yeni etkileşim biçimlerini hayatımıza sokarken, bir yandan da başa çıkması güç sorunları beraberinde getirdi. Tüm dünyada gitgide artan ve milyonlarca insanın etkilendiği siber zorbalık da, bu sorunlardan biri[2]. Araştırmalar, internet kullanım oranlarındaki artış ve kullanım yaşının giderek düşmesine paralel olarak, Türkiye’deki her 5 çocuktan 1’inin siber zorbalığa maruz kaldığını söylüyor.[3] Öğrencilerin hayatında siber zorbalığın önüne geçmek elbette imkansız değil, ancak bunu sağlamak için öncelikle sormamız gereken soru şu: “Siber zorbalık tam olarak nedir?”
Siber Zorbalığı Anlamak
Siber zorbalığı anlamanın yolu, öncelikle akran zorbalığını kavramaktan geçiyor. Çocuklar arasında yaygın olarak karşılaşılan sorunların arasında olan akran zorbalığı, “bir ya da birkaç öğrencinin diğerlerine karşı kasıtlı olarak yaptığı, sürekliliği olan ve güç dengesizliğinin hakim olduğu saldırgan bir davranış biçimi” olarak tanımlanıyor.[4] Bu saldırgan davranışlar fiziksel (beden ya da kas gücüyle temasa dayalı olan), sözel (hakaret/küfür etme, dedikodu yapma, tehdit etme) veya sosyal (dışlama, lakap takma) olarak meydana gelebiliyor.[5]
Siber zorbalık ise, güç ilişkilerinin farklılaşması[6] ve zaman ve mekan sınırının fiziksel ortamlara kıyasla daha az olması[7] ile akran zorbalığından farklılaşıyor ve kısaca, “elektronik iletişim araçları aracılığıyla kasıtlı olarak birine veya bir gruba zarar vermek” olarak tanımlanıyor.[8] Siber zorbalıkta, bilgi ve iletişim teknolojilerini etkili kullanma, yabancı dil bilme ve anonim olma zorbayı güçlü kılan durumlar arasında yer alıyor. Fakat zarar veren davranışların sanal ortamlarda ve bazen anonim olarak gerçekleşiyor olması, şiddetin “gerçek” olmadığı anlamına gelmiyor.[9]
Peki, çocuklar siber zorbalık türlerinden birine maruz kaldığında nasıl tepki veriyor, bundan nasıl etkileniyor ve kimlerden destek alıyor?
Siber Zorbalığın Etkileri
Çocuklar siber zorbalıkla karşılaştıklarında, çevrimiçi ortamdan uzaklaşma, kanıt içeriğini silme veya zorbalıkla karşılık verme gibi farklı tepkiler geliştirebiliyor. Ancak, kimi zaman zorbalığa maruz kalanın güç ve kontrolünü yeniden kazanmak için daha sonrasında zorbalık yaptığı bir sarmaldan da bahsetmek mümkün.[10] Örneğin, kız öğrencilerin %16’sı, oğlan öğrencilerin ise %30,5’i, maruz kaldıkları siber zorbalığa, zorbalıkla karşılık veriyor; zorbalığa uğramak ile zorbalık yapmanın sınırları yer yer birbirine karışıyor. Bu da siber zorbalığın artarak devam ettiği durumları beraberinde getiriyor.[11]
Siber zorbalığa maruz kalan çocuklar, yoğun olarak kızgınlık, endişe, üzüntü ve korku hissediyor.[12] Özellikle zorbalık yapanlar anonim olduğunda, zorbalığa maruz kalanlar güçsüzlüğe ya da umutsuzluğa kapılıyor. Tüm bunlar, çocukların öz saygılarının azalmasına, sosyal anksiyeteye ve bunlara bağlı olarak depresyon seviyelerinde artışa sebep olabiliyor. Bu duygusal etkiler, baş ve mide ağrıları, odaklanma sorunları ve uyku bozukluğu gibi fiziksel sonuçlar da doğurabiliyor.[13] Duygusal ve fiziksel değişimlerin yanı sıra, çocukların akademik başarısı ve sosyal ilişkileri de siber zorbalıktan önemli ölçüde etkileniyor. Okula ve derslere olan ilgilerini kaybeden[14] ve çevrelerine karşı güvenlerini yitiren çocuklar, kendilerini gittikçe daha yalnız hissediyor.[15]
Psikolojik, fiziksel, akademik ve sosyal etkilerinin yoğunluğu, akıllara siber zorbalığa maruz kalan çocukların kimlerden destek alabileceği sorusunu getiriyor. Öğrencilerin %41'i sorunların çözümünü arkadaşlarıyla ve %37’si ailesiyle ararken; yalnızca %15'i siber zorbalığa uğradığını öğretmenleriyle paylaşıyor. Siber zorbalık süreçlerini kimseyle paylaşmayan öğrencilerin oranının yüksekliği de hayli dikkat çekici. Öğrenciler, siber zorbalığa yetişkinlerin çözüm bulabileceklerine inanmıyor. Sorunu çözmek yerine büyüteceklerini ya da yetişkinlerin yasaklamaları sonucu teknolojik olanaklarını kaybedeceklerinden korkuyor[16]
Tüm bunlar birlikte düşünüldüğünde, iletişim biçim ve pratikleri yetişkinlerden daha farklı olan ve aileleri ile maruz kaldıkları siber zorbalığı paylaşmaya çekinen öğrencileri, öğretmenler nasıl destekleyebilir? Öğretmenler, çocuklarla empati kurmak ve çözümü birlikte aramak için neler yapabilir?
Siber Zorbalığın Önlenmesinde Öğretmenlerin Üzerine Neler Düşüyor?
Öğretmenler, eğitim ekosisteminde çocukların gelişimi üzerindeki en etkili aktörler. Dolayısıyla siber zorbalıkla baş etmede, öğretmenlere büyük pay düşüyor. Fakat öğrencilerin birçoğu, tıpkı ailelerinden destek istemedikleri gibi, siber zorbalığa maruz kaldıklarında bunu öğretmenleriyle de paylaşmıyor. Bunların nedenleri arasında, öğretmenlerin ve okul yönetiminin öğrencilerin internet kullanımı ile ilgili olumsuz tutum içinde olmaları; öğrencilerin, öğretmenlerinin konuyu büyüteceklerinden ve ceza alacaklarından endişe duymaları ve öğretmenlere güvenmemeleri var.[17]
Öğrencilerin hem dijital dünyaya daha güvenli katılması ve farkındalıklarının artması, hem de sorun yaşadıkları durumlarda öğretmenlerinden, ailelerinden ve yetkili sorumlulardan destek almalarını sağlamak, elbette imkansız değil.[18] Siber zorbalık ve etkileri hakkında bilinçli olan öğretmenlerin öğrencileri bu konuda desteklemek ve akılcı çözümler üretebilmek için başvurabilecekleri birçok yöntem var:
- Dijital platformları nasıl güvenli bir şekilde kullanabilecekleri, siber zorbalığın ne olduğu, siber zorbalıkla karşılaştıklarında neler yapabilecekleri ve nerelerden destek alabilecekleri konularında rehberlik servisleri ile birlikte yapılan ve aileleri de dahil eden kapsamlı çalışmalarla aile, öğrenci ve öğretmenlerin farkındalıkları artırılabilir.[19]
- Okullardaki tüm paydaşların dahil edildiği ve siber zorbalığa maruz kalan ve uygulayan kişinin kim olduğu, yaşı yada cinsiyeti fark etmeksizin uygulandığı, siber zorbalıkla mücadele ilkeleri belirlenebilir.[20]
- Veliler farkındalık çalışmalarının ardından çocuklarının zorbalık yaptığını veya zorbalığa maruz kaldığını anlayabilecekleri iletişimi kurup, ipuçlarını takip edebileceğinden, öğretmenler velilerle yaklaşım ve çözüm önerileri konusunda iletişimde kalabilirler.[21]
- Öğrencilerin ihtiyaç ve sorunlarının tespiti, farkındalık etkinliklerinin planlanması ve uygulanmasında öğrencileri dahil eden dinamik programlar düzenlenebilir.[22]
- Öğrenciler sadece yetişkinlerden değil akranlarından da bilgi ve tecrübe edindiği için akran programları planlanabilir.[23]
- Öğrencileri dijital alanlardan uzaklaştırmak yerine, kullanma becerilerini artırmak için ders içerikleri ve ödevleri buna göre yeniden düzenlenebilir ve planlanabilir.[24]
- Öğrencilerin ders içerikleri ve etkinliklerine siber zorbalık farkındalığını artıracak detaylar, etkinlikler ve tartışmalar eklenebilir.[25]
- Okul psikolojik danışmanları tarafından zorbalık olayı sonrasında, zorbalık yapan ve zorbalığa maruz kalan öğrencilerle bireysel görüşmeler ve psiko eğitsel çalışmalar başlatılabilir.[26]
Tüm bu yöntemlerin öncesinde, çocukların içine doğduğu ve geliştiği dünyanın yetişkinlerinkinden daha farklı olduğunu unutmamak ve iletişim yollarını ararken öğrencilerin ihtiyaçlarına göre aramak gerekiyor.
Siber zorbalık, tüm dünyada milyonlarca çocuğun etkilendiği bir sorun. Çözümünün tek bir yolu yok ancak çocuklar akranları, aileleri ve öğretmenleriyle güvenli ve destekleyici ilişkiler kurabildiklerinde ve dijital platformları kullanma konusunda farkındalık sahibi olduklarında, siber zorbalıkla mücadele etmek mümkün. Önleyici yöntemler kadar, iletişim yollarını açık tutmak ve öğretmenle öğrencilerin arasındaki güven ilişkisini oluşturmak da önemli. Öğretmenler siber zorbalıkla tek başına mücadele edemese de, bu soruna çözüm geliştirmede önemli roller alabilirler. Benzer sorunlarla karşılaşan meslektaşları ile işbirliği yaparak, konu hakkında bir uzmandan destek alarak ve veliler ile iletişim ve işbirliklerini koruyarak sürecin bir parçası olabilirler.
Öğretmenlerin, her gün karşılaştıkları problemlere farklı bir bakış açısıyla yaklaştıkları ve kendi problemlerine yaratıcı çözümler geliştirmek için yeni bir yöntem öğrendikleri Yaratıcı Problem Çözme Programı kapsamında, siber zorbalık da dahil olmak üzere pek çok farklı konuda öğretmenlerin geliştirdiği çözümlere Çözüm Merkezi’nden ulaşabilirsiniz.
[1] Eğitim Reformu Girişimi Eğitim İzleme Raporu 2017-18, İstanbul, 2018, s. 86.
[2] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[3] Kocaeli Üniversitesi, TÜBİTAK (2015). Türkiye’de Temel Eğitim Gençliğinde Siber Zorbalık Konusunda Farkındalık Geliştirmek: Gençlerin Siber Zorbalığı Algılayışı, Yaygınlığı ve Farkındalığa İlişkin Alan Çalışması.
[4] Aysun Doğan, “Ekolojik Sistemler Kuramı Çerçevesinde Akran Zorbalığının İncelenmesi”, Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi, 2010, 17(3), s. 149-162.
[5] Gökhan Karaosmanoğlu, “Zorbalığın Siber Hali”, 26 Ekim 2018, http://www.egitimreformugirisimi.org/zorbaligin-siber-hali/ (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[6] Gökhan Karaosmanoğlu, “Zorbalığın Siber Hali”, 26 Ekim 2018, http://www.egitimreformugirisimi.org/zorbaligin-siber-hali/ (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[7] Umay Aktaş Salman, “Uzun Hikâye | Çevrimiçi Gençler”, 30 Ocak 2019, http://www.egitimreformugirisimi.org/uzun-hikaye-cevrimici-gencler/ (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[8] Eğitim Reformu Girişimi Eğitim İzleme Raporu 2017-18, İstanbul, 2018, s. 86.
[9] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[10] Sherri Gordon, “6 Consequences Bully-Victims Experience”, 31 Ekim 2018,
https://www.verywellfamily.com/consequences-bully-victims-experience-460511 (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[11] Umay Aktaş Salman, “Uzun Hikâye | Çevrimiçi Gençler”, 30 Ocak 2019, http://www.egitimreformugirisimi.org/uzun-hikaye-cevrimici-gencler/ (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[12] Kocaeli Üniversitesi, TÜBİTAK (2015). Türkiye’de Temel Eğitim Gençliğinde Siber Zorbalık Konusunda Farkındalık Geliştirmek: Gençlerin Siber Zorbalığı Algılayışı, Yaygınlığı ve Farkındalığa İlişkin Alan Çalışması.
[13] Kocaeli Üniversitesi, TÜBİTAK (2015). Türkiye’de Temel Eğitim Gençliğinde Siber Zorbalık Konusunda Farkındalık Geliştirmek: Gençlerin Siber Zorbalığı Algılayışı, Yaygınlığı ve Farkındalığa İlişkin Alan Çalışması.
[14] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[15] 2018, Bircan Ergün Başak, “Okulda Yeni Bir Şiddet Türü Olarak Siber Zorbalık”, Varlık Dergisi, İstanbul, s. 11.
[16] Umay Aktaş Salman, “Uzun Hikâye | Çevrimiçi Gençler”, 30 Ocak 2019, http://www.egitimreformugirisimi.org/uzun-hikaye-cevrimici-gencler/ (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[17] Eğitim Reformu Girişimi Eğitim İzleme Raporu 2017-18, İstanbul, 2018, s. 87.
[18] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[19] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[20] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[21] Hatice Zeynep İnan, “Okullarda Çocuklar Arası Zorbalık”, M.Ü. Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, İstanbul, 2005, s. 168.
[22] Dr. Emel Baştürk Akça, “Siber Zorbalık Nedir? Nasıl Mücadele Edilir?”, 2018, https://www.guvenliweb.org.tr/dosya/5ok8W.pdf (Erişim Tarihi 11 Nisan 2019).
[23] Hatice Zeynep İnan, “Okullarda Çocuklar Arası Zorbalık”, M.Ü. Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, İstanbul, 2005, s. 167-168.
[24] Eğitim Reformu Girişimi Eğitim İzleme Raporu 2017-18, İstanbul, 2018, s. 88.
[25] Eğitim Reformu Girişimi Eğitim İzleme Raporu 2017-18, İstanbul, 2018, s. 87.
[26] Hatice Zeynep İnan, “Okullarda Çocuklar Arası Zorbalık”, M.Ü. Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, İstanbul, 2005, s. 169.