Okuldaki ilk gününüzü anımsıyor musunuz? Ya da herhangi bir şeyi öğrenmeye başladığınız ilk anı? Yanınızda kim vardı? Öğretmeniniz kimdi? Biliyoruz ki öğretmenler, öğrenme sürecindeki en belirleyici aktörler. Mesleği; yalnızca bilgiye ulaştırmak olmayan, bireyin potansiyelini açığa çıkarmasına aracı olan kişi. Aklı ve kalbi besleyen, ufkumuzu açan, kısacası ilham veren... Bir öğretmen, yaşamı boyunca pek çok çocuğun dünyasını değiştirecek ve dolayısıyla toplumu dönüştürecek etkiye sahip. Bu yüzden de öğretmenler, eğitim sistemindeki en kritik aktörler. Öğrencilerin hem akademik başarılarını, hem de yaratıcılıklarını, üretkenliklerini ve düşünme becerilerini uzun vadede etkileyerek, onlar üzerinde yaşam boyu süren bir etki bırakabiliyor.
Peki bu etkiyi nasıl uzun soluklu kılar, eğitim sisteminde bu denli önemli rol oynayan öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimleri için neler yapabiliriz? “Öğretmen olan bireyi nasıl güçlendirebiliriz?” sorusunun peşinde geliştirilen Değişim Teorisi’nden yola çıkarak oluşan Öğretmen Ağı, ilk gününden bu yana öğretmenler adına değil, öğretmenlerle birlikte yürüyerek büyüyor. Değişim Teorisi’ne göre güçlenme; öğretmenlerin hem kişisel hem de mesleki ihtiyaçlarına yanıt veren bir etkileşim ortamında desteklenmesiyle mümkün. Öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimleri için onlara araçlar sundukça “bir ağ olma fikri” hayata geçiyor.
Türkiye’nin farklı şehirlerinden öğretmenler ve farklı disiplinlerden kişi ve kurumlar bir arada üreterek, müzecilikten kapsayıcı eğitime, felsefeden şiddetsiz iletişime, yaratıcı dramadan tasarıma pek çok alanda eğitimin hem bugününü hem de geleceğini şekillendiriyor. Ağ, “Bizden bir şey olmaz”, “İcat çıkarma şimdi”, “Zaten bildiğim şeyler” demeden, “yeni icatlar” çıkarıyor. Disiplinlerarası bir etkileşim ortamında, hayatımızın nice alanına sinen kalıplaşmış yargıların kırılabileceğine, değişimin mümkün olduğuna inanıyor. Peki, değişim öğretmenle nasıl başlıyor?
Değişim Beslenerek Başlar: Farklı Disiplinlerle Buluştuk
Eğitim, yalnızca sınıfla sınırlandırılamayacak kadar büyük ve her şeyle yan yana gelebilecek kadar dinamik bir kavram. Bu yüzden de, eğitim için çalışırken yaşamın her alanından beslenmenin, farklı disiplinlerle karşılaşmanın önemine inanıyoruz. Gündelik hayatta bir öğretmenle bir mimar ne sıklıkta bir araya geliyor, bir psikolog ya da fotoğrafçının bir öğretmenle bir araya gelip eğitime dair yeni bakış açıları üretmesi ne kadar karşılaştığımız bir şey? Halbuki, eğitimde yenilikçi örneklerin ve çözüm önerilerinin gelişmesi, öğretmenlerin farklı alanlardan öğrendikleri ile kendi deneyimleri arasında bağ kurmasıyla mümkün. “1 Öğretmen 1 Disiplin” atölye serisi, öğretmenlerin farklı disiplinler ile bir araya gelmesini sağlarken, farklı bakış açıları ve uzmanlıkları eğitim zemininde buluşturuyor. 2018-2019 döneminde, öğretmenler 7 farklı disiplinle bir araya geldi ve toplam 8 adet 1 Öğretmen 1 Disiplin atölyesi düzenlendi. 1 öğretmen ile psikolog, doktor, akademisyen, tasarımcı, yaratıcı drama eğitmeni, sosyolog ve oyunlaştırma uzmanının bir araya geldiği atölyelerde, disiplinlerarası etkileşimin eğitime nasıl katkı sunabileceğini birlikte keşfettik.
Değişim Paylaşarak Başlar: Ürettiklerimizi Yaygınlaştırdık
Bir öğretmenin kişisel deneyimini, geliştirdiği fikir ve çözümleri meslektaşları ile paylaşması, öğretmenlerin karşılaştığı zorlukları aşmak için çözümü birbirinde bulmasına, birbirinden ilham almasına olanak veriyor. Gönüllülük esasıyla yürütülen Ağ çalışmaları kapsamında, 2018-2019 döneminde 39 adet Öğretmenden Öğretmene atölye gerçekleştirildi. Oyunlaştırmadan yaratıcı dramaya, kapsayıcılıktan müzeciliğe, tiyatrodan düşünme becerilerinin geliştirilmesine kadar pek çok farklı konuda düzenlenen atölyeler, Değişim Elçilerinin kendi ilgi ve uzmanlık alanları çerçevesinde, kişisel ve mesleki becerilerinden yola çıkarak öğretmenlerlerle birlikte geliştirildi.
Değişim İcat Çıkararak Başlar: Problemlerimize Yaratıcı Çözümler Ürettik
Yaratıcılık, sıklıkla sanatçı, mucit ya da şanslı azınlıklara özgü bir meziyet gibi düşünülse de aslında hepimizin karşılaştığı gündelik sorunlara yeni bir bakış açısıyla yaklaşmamızı sağlayan önemli bir güç. Öğretmen Ağı’nın, öğretmenlerin kendi yaratıcı potansiyellerini ve değişim yaratma gücünü ortaya çıkarmasını sağlayan Yaratıcı Problem Çözme Programı, 2018-19 döneminde Ankara, Denizli, İzmir ve İstanbul’da olmak üzere toplam 4 kez düzenlendi. Dünyanın en etkili sorun çözme yöntemlerinden biri olarak kabul edilen Tasarım Odaklı Düşünme metodolojisinin öğretmenlerin geri bildirimleriyle eğitim ortamlarına uyarlandığı, yöntemin “öğretmencesi”ni kullanarak, ortak bir tema etrafında öğretmenlerin okullarda karşılaştıkları problemlere dair yaratıcı çözümler geliştirildi. Yıl boyunca programa katılan 104 öğretmen, eğitimde karşılaşılan sorunlara dair ürettikleri çözümleri öğrenciler, okul idaresi ve velilerle birlikte uygulayıp, diğer öğretmenlerin geri bildirimleriyle geliştirerek toplam 19 farklı çözüm üretti. Kapsayıcı eğitimin yaygınlaşması, öğrenme merakının artırılması ve siber zorbalığın önlenmesi konularında üretilen çözümlerin, sınıflara ve diğer eğitim ortamlara taşınabilmesini kolaylaştırmak amacıyla Çözüm Merkezi’ne yüklendi.
Değişim Birlikte Başlar: Deneyimlerimizi Paylaştık
Öğretmenlik, en kalabalık meslek gruplarından biri olsa da “Öğretmenler Odası’nda yalnız hissetmek” pek çok öğretmenin deneyimlediği bir duygu. Yalnızlık duygusunun panzehiri ise, öğretmenlerin deneyimlerini, görüşlerini, geliştirdiği taktik ve stratejileri, ürettikleri sınıf içi pratikleri ve yaratıcı çözümleri birbiriyle paylaşması. Tam da bu paylaşımı sağlamak adına geliştirilen Ağ araçlarından Deneyim Paylaşımı, yıl boyunca 76 defa düzenlendi. Deneyim Paylaşımlarında mülteci öğrencileri olan öğretmenlerin kapsayıcı bir eğitim ortamı için geliştirdiği stratejileri paylaştığı “Mülteci Öğrencim Var” Deneyim Paylaşımı serisinin yanı sıra, öğretmenler, Yaratıcı Problem Çözme Programı’nda ürettikleri çözümleri meslektaşlarına aktardı.
Değişim İlham Alarak Başlar: Karşılaştık
Hayat boyu öğrenmeye devam etmek, “Biz bu yollardan geçtik” demeden her zaman öğrenmenin yeni bir yolunu keşfetmekle ve karşılaştıklarımızdan beslenmekle mümkün. Öğretmenlerin ya da farklı disiplinlerden Öğretmen Ağı ile işbirliği geliştiren paydaşların, ilham vermek amacıyla gerçekleştirdiği Karşılaşmalar etkinlikleri, 2018-19 dönemi boyunca toplamda 30 farklı sivil toplum kuruluşu ve uzman ile 747 öğretmeni bir araya getirdi.
Değişim Birbirinden Öğrenerek Başlar: Konuştuk
Eğitim alanına katkı sunan akademik çalışmaların öğretmenlerle ve eğitim alanından kişi ve kurumlarla buluşması, hayat boyu öğrenmemize olanak sunar. Bilgi Üniversitesi Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları ile ortaklaşa düzenlenen SEÇBİR-Öğretmen Ağı Konuşmaları, bu yıl 8 farklı konuda düzenlendi. Herkesin katılımına açık olarak düzenlenen Konuşmalarda, çeşitli alanlardan akademisyen ve uzmanların çalışmalarını eğitime temas edenlerle buluşturdu.
Değişim uzun soluklu bir yol olsa da, 2018-2019 yılı boyunca Ağ çalışmaları ile değişimin hayata geçtiğini ortaya koyan pek çok somut örnek ve hikaye biriktirdik. Birlikte ürettiklerimizi paylaştık. Bu değişime ortak olmak isteyenlerle birlikte üretmeye ve paylaşmaya devam etmek dileğiyle.