Unuttuğumuz Hazinemiz: Yaratıcı Özgüven
Yazarlar: Çiğdem Tongal ve B. Betül Çiçek, “Heart Mind Design” (HMD)
Bir çocuğun durup dururken “Bu oyunu oynayabilecek kadar yaratıcı mıyım?” ya da “Bu resmi yapmaya yeteneğim var mı?” gibi sorular sorduğunu duymazsınız. Bir soru sorar ve hayal kurar. Belki “mış” gibi yapar ve elindeki her neyse onu alır, başka bir şeye dönüştürür. Bir başka deyişle, yaratır. Bu dünya yaratıcı olmayan bir çocuk görmüş müdür?
“Yaratıcı bir yetişkin hayatta kalmayı başarmış bir çocuktur.”
- Ursula Le Guin
Ne olur da bu yeteneği kaybettiğimize inanırız? Aslında, yaratıcılık kaybolmaz, çünkü yaratıcılık hayatın her an içinde olan, belki bir şeye ilgi duymakla başlayan, Howard Gardner’ın deyimiyle “aşık olmaya benzeyen” bir şey. İçimizde uyuyan bu hali uyandırmak ve yeşertmek için “yaratıcı özgüveni”mizi yeniden inşa etmek gerekiyor; bu mesleğimizden, yetkinliklerimizden bağımsız, hepimizin yapabileceği bir şey.
Nedense yaratıcılık denince çoğumuzun aklına ilk sanatçılar gelir; belki bir ressam, bir besteci, dansçı ya da heykeltraş. Dünyaca ünlü tasarım firması İDEO’nun kurucuları David ve Tom Kelley’nin “Yaratıcı Özgüven” kitabında belirttikleri gibi mimar ve tasarımcıların “yaratıcı düşünmek için maaş alan kişiler” olduğu ama CEO’ların, avukatların ya da doktorların böyle olmadığına inanırız. Daha da kötüsü, yaratıcılığın doğuştan gelen bir yetenek olduğuna ve eğer biz buna sahip şanslı bir azınlıkta değilsek asla yaratıcı olmayacağımıza inandırılmışızdır. Oysa hepimizin içinde bir yaratıcı güç var ve sadece o gücü ortaya çıkarmak için doğru anı, yöntemi ve desteği bekliyoruz.
Gerçekten yaratıcı bir disiplin var mı?
Yaratıcı özgüvenin etkisini değerlendiren ve 49 öğrenciyle yapılan bir araştırma (Brockhus, et al. 2014) sonucunda öğrencilerin hangi alanda okuduklarını (yaratıcı disiplinler ya da teknik disiplinler) ya da yaratıcılık performanslarının yüksek ya da düşük olmasının yaratıcı özgüvenleri üzerinde herhangi bir etkisi olmadığı görülmüş. Çalışmanın hipotezlerinin aksine öğrencilerin yaratıcı alanlarda okumasının öğrencilerin yaratıcılık performanslarında herhangi bir farklılık yaratmadığı, bir başka deyişle, ‘yaratıcı’ veya ‘az yaratıcı’ sayılan bir disiplinin olmadığı sonucuna varılmış.
Öğretmenlik de yaratıcı bir meslek.
Öğretmenlik mesleği diğer birçok meslek gibi ne yazık ki yaratıcı meslekler arasında anılmıyor. Üstelik her gün karşılaştıkları birçok soruna sayısız yaratıcı çözüm getiren ve mesleğini icra etmek için yaratıcılığını olağanüstü şekillerde kullanan öğretmenlerin bile kendi yaratıcılıklarına olan inancının çok sınırlı olduğunu görüyoruz.
Öğretmen Ağı Yaratıcı Problem Çözme Programı bu algıyı kıran, öğretmenlere artık yalnız olmadıklarını hatırlatan, problem çözmenin çok daha ötesinde kendi yaratıcılıklarına olan inançlarını yeniden körükleyerek mesleklerinin değerini tekrar keşfetmelerini sağlayan, Tasarım Odaklı Düşünme (TOD) metodolojisinden beslenerek öğretmenlerle birlikte oluşturulmuş bir program. 2018’de, öğretmenlerin yaratıcı özgüvenini artırmak için yola çıkan programın 2020’de gerçekleştirilen izleme değerlendirme çalışmaları kapsamında katılımcıların %78’nin daha önce “Yaratıcı Özgüven” kavramıyla hiç karşılaşmadığını keşfettik ve bu kavramın daha çok insana ulaşması için doğru bir zaman olduğunu düşünüyoruz.
Nedir bu yaratıcı özgüven?
1950’li yıllarda akademik literatürde yaratıcılığın kişisel, sanatsal ve yetkinlik bazlı olduğuna ilişkin anlayış yakın dönem modern literatürde kırılıyor ve yaratıcılık kavramı bireylerin inancı üzerinden incelenmeye başlıyor. Bu yaklaşım yaratıcı özgüven kavramını doğuruyor ve yaratıcı öz-yeterlik (self-efficacy) ve yaratıcı eylemlilik (agency) kavramlarıyla birlikte ele alınıyor. Bir başka deyişle, yaratıcı özgüven salt yapabilme inancının ötesine geçerek gerçekten yapabilme, eyleme geçebilme halini de dikkate alıyor; çünkü en değerli ve geçerli motivasyon, kişinin bir şeyler yapabileceğine/değiştirebileceğine olan inancıdır (Bandura, 1977).
Yaratıcılık özünde herhangi bir şeye farklı bir şekilde yaklaşabilmeyi, alışılmadık bir yerden bakabilmeyi, belki sürekli karşılaştığımız bir soruna daha önce hiç düşünülmemiş bir çözüm getirebilmeyi ve her şeyden önemlisi bunu yaparken keyif alabilmeyi kapsıyor.
Yaratıcı özgüven kavramı da “kişinin kendi yaratıcı becerilerine olan güveninin artması” (Rauth, Köppen, Jobst, and Meinel, 2010), “bireyin istenilen bir dönüşümü başarıyla gerçekleştirmesi” (Phelan & Young, 2003) ya da “kişinin etrafındaki dünyayı değiştirebileceğine olan inancı” (Kelley & Kelley, 2013) olarak tanımlanıyor.
Ve bu inanç her şeyi değiştirir, çünkü artık bir etkisi vardır.
İçte yaratıcı özgüveni güçlendirmek; dışta yaratıcı çıktıların artmasına ve yaratıcı etkinin gelişmesine yol açar.
Kaynak: “Yaratıcı Özgüvenle Hareket Etmek,” A. Royalty, L. N. Oishi, and B. Roth, 2014.
Görsel betimleme: Görselde solda iç ve sağda dış olarak adlandırılan bir ok bulunuyor. Sol sağa doğru 4 başlık bulunuyor. En solda yaratıcı öz-yeterlik: Kişinin yaratıcı yetkinliklerine olan inancı, ikinci adımda yaratıcı eylemlilik: kişinin yaratıcı yetkinliklerini uygulaması, üçüncü adımda yaratıcı çıktı: bu uygulamaların somut göstergeleri ve en sağda bulunan son adımda yaratıcı etki: yaratıcı aksiyonların etkileri yazıyor. Her adımın birbiriyle karşılık olarak bağlantısı iki yönlü oklarla gösterilmiş.
Doğrudan yaratıcılığı ölçmek zor olsa da literatürde bu etkinin gücüne dair çok sayıda çalışma yer alıyor, bazı örnekleri sizin için derledik.
Yaratıcı özgüven neyi değiştirir?
“Biraz pratik ve destekle birlikte insanların hayalgüçlerinin, meraklarının ve cesaretlerinin nasıl bir hızda yenilendiğini görmek bizi de şaşırttı.”
- Tom Kelley & David Kelley
Öğretmen Ağı Yaratıcı Problem Çözme Programı Değer Odaklı İzleme Değerlendirme çalışmaları da sonucunda katılımcıların programdan sonra daha az yalnız hissettikleri, problemlerle karşılaştıklarında daha az endişe ettikleri, sistem dönüşmese de bir değişim yaratabileceklerine olan inançlarının arttığını gördük.
“Oradaki öğretmenleri gördükçe ve daha birlikte bir iş yaptıkça yeni işleri yapmak konusunda biraz daha cesaretli olmam gerektiğini düşündüm.”
“Maalesef hata yapmaktan ve saçmalamaktan korkuyoruz. Var olan potansiyellerimiz hep başkaları tarafından engelleniyor. Aslında yaratıcı düşünmenin temelinde olan bu engelin ortadan kalkması için yaptım.”
“Bende aslında şöyle bir şey olmuştu; yalnız olmadığımı hissetmiştim. Benim için en önemli katkılarından birisi buydu. ‘Yalnız değilsin’ tek bir cümle bile olabilir.”
- Yaratıcı Problem Çözme Programı Katılımcıları
Tüm bunlar en nihayetinde mesleklerine dair algılarını olumlu yönde dönüştürerek öğretmenlerin dönüşüm yaratma potansiyellerine olan inançlarını güçlendirdi. Program sonunda katılımcıların tamamı bir problemle karşılaştıklarında artık çözebileceklerine inandıklarını belirttiler.
Aramızda LEGO oynamayan var mı?
Yaratıcı özgüvenin etkisini görünür kılma odağında yapılan bir diğer araştırma ise, hepimizin çocukluğumuzdan aşina olduğu LEGO ile birlikte 2018’de gerçekleştirildi. Yapılan araştırmada, iş ortamında çalışanların yaratıcılığını ve yaratıcı özgüvenini artırmayı hedefleyen ve 2002 yılından bu yana çalışmaları süren LEGO ‘Serious Play’ (LSP) oyun ve metodolojisinin etkisi değerlendirildi. Araştırma bu yöntem sayesinde, çalışanların takım dinamikler güçlendiği, problemlere karşı yaklaşımlarında olumlu yönde bir dönüşüm yaşadıklarına ulaştı. İnsanların yaratıcı özgüvenlerinin artışı ile birlikte birbirlerine karşı empati kurma, farklı bakış açılarına sahip olma, derinlemesine öğrenme, analitik düşünme ve psikolojik güvenin sağlandığı görüldü.
Albert Einstein’ın da dediği gibi “yaratıcılık bulaşıcı” mı?
Organizasyonel psikoloji alanında gerçekleştirilen bir başka akademik araştırmada yaratıcı özgüvenin işbirliği ve ekip çalışma dinamiklerine olan etkisi incelendi. Bu araştırma kişilerin bireysel olarak yaratıcı özgüvenlerini dönüştürme kapasitesi arttığında ekibin/takımın yaratıcılık kapasitesinin arttığı sonucuna vardı. Araştırmanın çıktıları, yaratıcı özgüven yükseldiğinde, birlikte çalışan bir grup insan arasında üretilen fikir sayısı niteliğinin artığını da kanıtladı.
Sen de yaratıcı özgüvenini keşfet!
Öğretmenlik mesleğinde olduğu gibi birçok farklı meslekte de her gün durmadan problemlerle karşılaşıyoruz. Kimini çözüyor, kiminin karşısında kendimizi çaresiz hissediyoruz. Oysa yaratıcı özgüvenimizi keşfettiğimizde hepimiz kalbimizde çok değerli bir hazinenin yattığını ve onu keşfedebileceğimizi görürüz.
Siz de yaratıcı olmayı seçiyorsanız Öğretmen Ağı Değişim Elçileri ile birlikte hazırlıklarını sürdürdüğümüz Nisan ayında gerçekleştirilecek Yaratıcı Özgüven Festivali’ne gelin. Hep birlikte unuttuğumuz yaratıcı özgüven hazinemizi keşfedelim.
Referanslar
- Öğretmen Ağı. (2020) Yaratıcı Problem Çözme Programı Değer Odaklı Etki İzleme Özet Raporu.
- E. Dario. (2019) “Knowledge Sharing and Creative Confidence in Promoting Employees’ Creative Behavior” Doctor of Philosophy (PhD), dissertation, Engineering Management, Old Dominion University, DOI: 10.25777/wt21-ff05 https://digitalcommons.odu.edu/emse_etds/150
- W. Dykes. (2019) Play Well: Constructing Creative Confidence with LEGO Serious Play. DOI: 10.13140/RG.2.2.31259.90403
- T. Kelley & D. Kelley. (2014) Yaratıcı Özgüven: İçimizdeki Yaratıcı Potansiyeli Serbest Bırakmak.
- A. Royalty, L. N. Oishi, and B. Roth. (2014) Acting with creative confidence: Developing a creative agency assessment tool, Design Thinking Research, p. 94. Copyright 2014 by Springer International Publishing Switzerland.
- S. Brockhus, T. E. C. van der Kolk, B. Koeman and P. G. Badke Schaub. (2014) The Influence of Creative Self-Efficacy on Creative Performance at the International Design Conference Dubrovnik — Croatia, May 19–22, 2014.
- I. Rauth, & E. Köppen & B. Jobst, & C. Meinel. (2010) Design Thinking: An Educational Model towards Creative Confidence.
- S. Phelan & A. Young. (2003) Understanding Creativity in the Workplace: An Examination of Individual Styles and Training in Relation to Creative Confidence and Creative Self‐Leadership.
- A. Bandura. (1994) Self-Efficacy. Encyclopedia of Human Behavior, 4, 71–81. doi:http://doi.org/10.1002/9780470479216.corpsy0836)
Çiğdem Tongal Hakkında
Çiğdem HMD’de Etki İzleme ve Değerlendirme Çalışmaları yürütüyor ve HMD çalışmalarının hikayelerini kaleme alıyor. Bu kapsamda geçtiğimiz yıl Öğretmen Ağı Yaratıcı Problem Çözme Program Değer Odaklı Etki İzleme ve Değerlendirme çalışmasını yürüttü. Çiğdem, Galatasaray Üniversitesi’nde Sosyoloji eğitiminin ardından 2009–2018 yılları arasında Sabancı Üniversitesi’nde sivil toplum, eğitim ve kamu politikaları alanında çeşitli araştırma ve uygulama projelerinde yer aldı. “Sosyal Fayda İletişimi: Türkiye’de Sosyal Girişimcilerin Tuhaf Hikayesi” başlıklı sosyal girişimcilik ve sosyal fayda iletişimi üzerine tez çalışması bulunan Çiğdem, aynı zamanda KODA (Köy Okulları Değişim Ağı) gönüllüsü.
B. Betül Çiçek hakkında
2018 yılında HMD’ye stratejist olarak katılan Betül, insan odaklı dönüşümü tetikleyecek strateji ve deneyimler tasarlıyor. Bu kapsamda, Yaratıcı Problem Çözme Programı’na ek olarak Öğretmen Ağı ile gerçekleştirilen tüm ortak çalışmaları yürütüyor. Betül, 2014 girişli olduğu İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstri Ürünleri Bölümü mezunu ve Columbia Üniversitesi tarafından İstanbul’da kurulan Studio-X’te İKSV 2016 İstanbul Bienali’nde aktif rol aldı. Betül, aynı zamanda “Istanbul&I” derneğinin 2017 yılından bu yana aktif gönüllüsü.
Öğretmen Ağı; öğretmenlerin, meslektaşları ve farklı disiplinlerden kişi ve kurumlarla bir araya gelerek güçlendiği bir paylaşım ve işbirliği ağıdır. Ayrıntılı bilgi için tıklayın.