Birlikte İnşâ Etmek
Yazar: Zeynel Özbalçık, Sınıf Öğretmeni, Matematik Öğretimi Topluluğu Üyesi
Bireyselliğin, bencilliğin, çıkarcılığın dayatıldığı günümüzde “Birlikte İnşâ Etmek” çağrısı ile ortaklaşarak bir araya gelen öğretmen topluluğu: Matematik Öğretimi Topluluğu. Bu yazımda sizlere topluluğumuzun uzun yolculuğunu kısaca anlatacağım.
Boğaziçi Üniversitesi Araştırmacısı Yeliz Günal’ın çağrısı ile 2022 yılı Nisan ayında bir araya gelen topluluğumuz, farklı kademeler ve farklı yaş gruplarında görev yapan matematik öğretmeni ve bir sınıf öğretmeninden oluşmaktaydı. Farklılıklarımızın ortaklaşmamız için bir engel mi, yoksa topluluğa katacağımız zenginlik mi olacağını yaşayarak deneyimlemek üzere işe başladık. Topluluk olarak temellerini atmaya karar verdiğimiz çalışmamızda; okuduğumuz, incelediğimiz kaynaklar, tartışmalarımız ve konuşmalarımız bizi matematik öğretimi konusunu odağımıza almaya yöneltti.
Bu kararı almamızda araştırmacılar Stigler ve Hieber tarafından kaleme alınan “The Teaching Gap”(Türkçe’ye Öğretim Açığı adında sadece topluluğumuzun kullanımı için Yeliz Günal tarafından çevrilmiştir) kitabı ve eşliğinde izlediğimiz Japon ve Amerikan Matematik derslerinden manzaralar etkili olmuştu.
Birlikte ders tasarımı yapmak ve bunu uygulayıp paylaşılabilir çıktılar ulaşmak hep arzumuzdu. Fakat önce matematik öğretimi konusunda ortak bir dilin konuşulabilmesi için çeşitli çalışmalar yapmaya karar verdik.
Bu süreçte düzenli toplantılar yaparak, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan Matematik Öğretim Programı ile birlikte ABD merkezli bağımsız bir mesleki örgüt olan Ulusal Matematik Öğretmenleri Konseyi (NCTM) tarafından geliştirilen Okul Matematiği İlkeleri ve Standartları, İlkokul ve Ortaokul Gelişimsel Öğretim (Principles and Standards for School Mathematics) gibi kaynakları okuyup tartıştık.
Ülkemizdeki matematik öğretiminin başarısızlığını matematik öğretmenlerinde aramanın kolaycı bir yaklaşım ve haksızlık olduğunu biliyorduk. Sorunun çözümüne katkı sunabilmek için öğretimin bir “kültür “olduğunun farkına vararak, “birlikte inşâ ettiğimiz” bir öğretmen topluluk modeliyle dönüşüme katkıda bulunma hayaliyle aktivite prototipimizi geliştirme sürecine başladık. Yukarıda bahsettiğimiz kaynakları okuyup topluluğumuzun pedagojik ve genel ilkelerini belirledikten sonra bir aktivite Prototipi hazırlayıp sonraki aşamada ise, bir ders tasarımı planlamayı hedefledik. Bir öğretmen topluluk çalışma modeli olan Japon Ders İmecesi’nden ilham alarak kendi ders imecesi modelimizin temellerini atmaya başlamıştık.
2023 Kasım ara tatilinde prototipimiz ve ders tasarımımızı yüz yüze gerçekleştirmeye karar verdik. Öğretmen Ağı desteği ve Bir Arada Yaşarız Toplumsal Araştırmalar ve Eğitim Vakfı (BAYETAV) işbirliği ile İzmir/Çınarköy’de dört günlük bir kamp yapmak için kolları sıvadık. Gerekli destekler alınıp hazırlıklar yapıldıktan sonra farklı şehirlerden gelen topluluk üyelerimiz ile İzmir Çınarköy’de buluştuk.
İzmir-Çınarköy Kampı’nda Neler Yaptık?
Ders tasarımında ortaokul beşinci sınıflarda sıkça zorluklar yaşadığımız “Geometri öğrenme alanlarındaki kazanımları daha anlamlı nasıl işleriz?” sorusuna cevap arayarak ilerledik. Bu noktada iki alt gruba ayrıldık. İki grup ülkemizde ve diğer ülkelerdeki matematik ders öğretim programlarını inceleyecek, okullarımızda öğretilen geometri içeriğinin Öklid geometrisi olduğundan “Öklid’in Elemanları” kitabından uygulamalar yapacak ve çalışmalarımızı bir ders planı olarak hayata geçirecektik.
Çınarköy’deki BAYETAV tesisi bizim için gerekli olan çalışma, konaklama, yemek gibi ihtiyaçlarımızı karşılamak için hazırlanmıştı. Yemyeşil çam ormanları ile çevrili, sadece kuş ve yağmur sesinin olduğu kampta matematik yapmak harikaydı.
Çalışmamıza ilk ve orta okulda öğretilen geometri programını ve “Öklid’in Elemanları” kitabını inceleyerek başladık. “Bilmediklerinizi öğretemezsiniz” ilkesinden hareketle sorular sorarak araştırmalar yaparak, örnekler ve problemler çözerek konu üzerinde derinleştik. İlk bölümde bizim için soru işareti olan farklılıklarımızın, bakış açımızı ve çözüm yollarımızı zenginleştiren bir faktör olduğunu gördük. Kendi sınıf pratiklerimizin yanı sıra topluluğumuzun kurucusu Yeliz Günal’ın akademik rehberliği ve sunduğu bilimsel argümanlar da bizim için çok değerliydi. “Matematiğin içeriğine ilişkin derin esnek ve uyarlanabilir bir bilginin” bizi güçlendirdiğini fark ettik. Aslında “ders imecesinin” iki yıldır BİRLİKTE İNŞÂ ETMEK için yola çıktığımız çalışmamız olduğunu keşfettik.
Bu iki kaynağı harmanlayarak öğrencilerimizin keşfetmesi, inşâ, ispat ve akıl yürütme süreçlerini içeren bir ders tasarımı hedefledik. Kendi öğrenmemizi öğrencilere nasıl yansıtacağımızın yollarını araştırdık. Diğer ülkelerdeki ders imece örneklerini ve ders planlarını inceledik.
Bugüne kadar birçok çalışmada ve projede yer alan kişiler olarak; böyle derin, anlamlı ve üretken bir çalışmada olmaktan mutlu ve umutluyduk. Kendimizi yenileyip düşünmek ve çözüm üretmek üzere odaklandık.
Kamp sırasında topluluğumuzun iki önemli ilkesi olan “KÜÇÜK VE SAĞLAM ADIMLARLA İLERLEMENİN” aynı zamanda “KAR TOPU GİBİ BÜYÜMENİN” kullandığımız ortak dile ve ulaştığımız ortak çözüm yollarına yansıması bizim ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. Kamptaki dört gün boyunca gelen ziyaretçilerimiz, destekçilerimiz, sosyal medya takipçilerimiz ve dostlarımızın ilgisi bizi kelebek kanatlarımızı daha çok çırpmaya davet etti.
Hazırladığımız ders tasarımı örneğini şubat ayında bir pilot okulda uygulamak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Düşündüğümüz ve tasarladığımız uygulama, “öğretme” işinin kültürel bir değişimi ve genel uygulamaların geliştirilmesi olarak görebiliriz. Bizler ders uygulamamızı tüm içtenliğimiz, açıklığımız, cesaretimiz ile öğretmenlere, akademisyenlere gözlemcilere açmaya ve kayıt altına almaya karar verdik. Bu alanda çalışan eğitimcilerin, ebeveynlerin, karar alıcılarının, sınıf kapılarını açan topluluğumuza destek olmasını bekliyoruz.
Topluluğumuzun temellerine ilk tuğlayı koyarken birbirimize çiçek adları vermiştik. Bizler eğitimin dikenli bahçesi olan matematik öğretiminde çiçekler yetiştirmeye devam etmek umuduyla sevgilerimizi sunuyoruz.